Mart’ı bitirdik ve Nisan ayının ilk haftasını bile tamamlamak üzereyiz. Yaşımızın ilk yarısını tamamlayınca günler, aylar çok daha hızlı akıyor galiba. Halbuki, sevgili eşimin askerliğini tamamlamasını beklerken zaman hiç geçmiyordu. Her hafta aramasını, ve mektuplarının gelmesini bekler, günleri hesaplar ve hiç azalmayacakmış gibi görünürde gözüme aylar. Ama aylar bitti, geldi, evlendik, oğlumuz oldu, evimiz oldu, oğlumuz büyüdü ve bir de baktık ki büyümeye uğraşırken zamanımızın ikinci yarısına varmışız. İkinci yarının nasıl geçeceğini bilmiyoruz. Biz, oğlumuz, kedimiz, köpeğimiz, yeğenlerimiz, ailelerimiz büyüyecek, küçülecek, değişecek. Ama galiba içimizdeki Rumeli tınısı hep kalacak. Kabul ettik vesselam…….